Bu Blogda Ara

1 Ekim 2012 Pazartesi

HAYATIN KENARINDA KALMAK

Hayatın içinde dalmadan, kenarında kalarak; bazen uzaklaşıp, bazen daha yakın olarak yaşamak, kolay gelir insana. Bir nevi "etliye sütlüye bulaşmama" durumudur aslında...
 
Hayatla ilgili her şey başkalarından beklenir. Üstelik olursa teşekkür etmediği halde, olmazsa küfrederek; her şeyden başkaları sorumludur. Beğenmek yok, beğenmemek çoktur.
 
Hayatın içine dalmak zorunda kalmamak için, kimseyle işbirliği yapmadan, omuz omuza vermeden, ama aldığının yarısını, aldığın kişiye de vermeden...
 
Hayatın içine dalmak zorunda kalmaktan korkarak, en küçük bir sorumluluk altına girmeden yaşamak kolay gibi gelir insana. Sorumluluk gerektiren her işi erteleyerek, yapılması gerekenleri yapmayınca da, yavaş yavaş her şey sorun haline gelecektir. Çünkü hayatla ilgili ertelenen her eylem, sonunda sorun olacaktır. Küçük bir iş, yapmayınca, büyük bir sorundur. Hayatın kenarında kalanlar bu durumda da, yine hayatın kenarında durmaya çalışıp sarsılırlar... Dengelerini kaybedelerler...
 
OYSA, HAYAT BATAKLIK GİBİDİR, KENARINDA KALMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. O İÇİNE ÇEKER İNSANI...

DEĞİL Mİ...
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder